Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
do (something) easily and skillfully
biraz tökezledim diye düştüm sanma
get a bead on someone
hang to
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"hang to"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Phrasals
1
Öbek Fiiller
hang to
f.
tutunmak
"hang to"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 96 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Idioms
1
Deyim
hang on to
f.
tutunmak
That is the answer I have to
hang on to.
Tutunmam
gereken cevap bu.
More Sentences
General
2
Genel
hang on to
f.
yapışmak
3
Genel
hang on to
f.
sıkı tutunmak
Phrasals
4
Öbek Fiiller
hang on to
f.
sımsıkı tutmak
5
Öbek Fiiller
hang on to
f.
sıkıca tutmak
6
Öbek Fiiller
hang on to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) yapışmak
7
Öbek Fiiller
hang on to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) sıkı tutunmak
8
Öbek Fiiller
hang on to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) sıkıca tutmak
9
Öbek Fiiller
hang on to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) sımsıkı tutmak
10
Öbek Fiiller
hang on to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) tutunmak
Proverb
11
Atasözü
give them enough rope to hang themselves
bırak kendi kuyusunu kazsın
12
Atasözü
give them enough rope to hang themselves
sen eline ipi ver o kendini asar
13
Atasözü
give somebody enough rope to hang themselves
bırak kendi kuyusunu kazsın
Colloquial
14
Konuşma Dili
hang on (to) like grim death
f.
asılmak
15
Konuşma Dili
hang on (to) like grim death
f.
sıkıca elinden tutmak
16
Konuşma Dili
hang on to your hat
expr.
dikkat edin
17
Konuşma Dili
hang on to your hat
expr.
kemerlerinizi bağlayın
18
Konuşma Dili
hang on to your hat!
expr.
sıkı dur! (bak ne anlatacağım)
19
Konuşma Dili
hang on to your hat
expr.
sıkı durun
Idioms
20
Deyim
a peg on which to hang (something)
i.
bir görüşü yansıtmak için araç olarak kullanılan şey
21
Deyim
a peg on which to hang something
i.
bir görüşü yansıtmak için araç olarak kullanılan şey
22
Deyim
a peg to hang (something) on
i.
bir görüşü yansıtmak için araç olarak kullanılan şey
23
Deyim
a peg to hang a matter on
i.
asıl meseleye girmek için kullanılan bahane/vesile/fırsat
24
Deyim
a peg on which to hang (something)
i.
asıl derdini anlatmak için bir şeyi bahane olarak kullanmak
25
Deyim
a peg on which to hang something
i.
asıl derdini anlatmak için bir şeyi bahane olarak kullanmak
26
Deyim
a peg to hang (something) on
i.
asıl derdini anlatmak için bir şeyi bahane olarak kullanmak
27
Deyim
a peg on which to hang (something)
i.
fikir belirtmek için fırsat olarak değerlendirilen şey
28
Deyim
a peg on which to hang something
i.
fikir belirtmek için fırsat olarak değerlendirilen şey
29
Deyim
a peg to hang (something) on
i.
fikir belirtmek için fırsat olarak değerlendirilen şey
30
Deyim
a place to hang one's hat
i.
başını sokacak ev
31
Deyim
a peg on which to hang something
i.
görüşlerini/fikirlerini dayandıracak bir şey
32
Deyim
a peg on which to hang something
i.
görüşlerini/fikirlerini yansıtacak bir şey
33
Deyim
a peg on which to hang something
i.
görüşlerine/fikirlerine dikkati çekecek bir şey
34
Deyim
a peg on which to hang something
i.
üzerinden bir konudaki görüşünü belirtebileceği bir şey
35
Deyim
a peg to hang (something) on
i.
görüşlerini/fikirlerini dayandıracak bir şey
36
Deyim
a peg to hang (something) on
i.
görüşlerini/fikirlerini yansıtacak bir şey
37
Deyim
a peg to hang (something) on
i.
görüşlerine/fikirlerine dikkati çekecek bir şey
38
Deyim
a peg to hang (something) on
i.
üzerinden bir konudaki görüşünü belirtebileceği bir şey
39
Deyim
a peg to hang something on
i.
görüşlerini/fikirlerini dayandıracak bir şey
40
Deyim
a peg to hang something on
i.
görüşlerini/fikirlerini yansıtacak bir şey
41
Deyim
a peg to hang something on
i.
görüşlerine/fikirlerine dikkati çekecek bir şey
42
Deyim
a peg to hang something on
i.
üzerinden bir konudaki görüşünü belirtebileceği bir şey
43
Deyim
a peg on which to hang something
i.
görüşlerini/fikirlerini dayandıracak bir şey
44
Deyim
a peg on which to hang something
i.
görüşlerini/fikirlerini yansıtacak bir şey
45
Deyim
a peg on which to hang something
i.
görüşlerine/fikirlerine dikkati çekecek bir şey
46
Deyim
a peg on which to hang something
i.
üzerinden bir konudaki görüşünü belirtebileceği bir şey
47
Deyim
somewhere to hang hat
i.
başını sokacak bir ev
48
Deyim
somewhere to hang hat
i.
başını sokacak bir yer
49
Deyim
somewhere to hang hat
i.
başını sokacak yuva
50
Deyim
somewhere to hang (up) (one's) hat
i.
başını sokacak bir ev
51
Deyim
somewhere to hang (up) (one's) hat
i.
başını sokacak bir yer
52
Deyim
somewhere to hang (up) (one's) hat
i.
başını sokacak yuva
53
Deyim
some place to hang (up) (one's) hat
i.
başını sokacak bir ev
54
Deyim
some place to hang (up) (one's) hat
i.
başını sokacak bir yer
55
Deyim
some place to hang (up) (one's) hat
i.
başını sokacak yuva
56
Deyim
hang someone out to dry
f.
azarlamak
57
Deyim
have somewhere to hang up one's hat
f.
başını sokacak bir evi olmak
58
Deyim
have somewhere to hang one's hat
f.
başını sokacak bir yeri olmak
59
Deyim
have somewhere to hang up one's hat
f.
başını sokacak bir yeri olmak
60
Deyim
have somewhere to hang one's hat
f.
başını sokacak bir evi olmak
61
Deyim
hang somebody out to dry
f.
dımdızlak bırakmak
62
Deyim
hang someone out to dry
f.
cezalandırmak
63
Deyim
hang someone out to dry
f.
dımdızlak bırakmak
64
Deyim
hang somebody out to dry
f.
ortada bırakmak
65
Deyim
hang someone out to dry
f.
ortada bırakmak
66
Deyim
hang someone out to dry
f.
pestilini çıkarmak
67
Deyim
hang somebody out to dry
f.
yalnız bırakmak
68
Deyim
hang someone out to dry
f.
yalnız bırakmak
69
Deyim
hang on to
f.
yapışmak
70
Deyim
hang someone out to dry
f.
yarı yolda bırakmak
71
Deyim
hang somebody out to dry
f.
yarı yolda bırakmak
72
Deyim
hang out to dry
f.
birini dımdızlak bırakmak
73
Deyim
hang out to dry
f.
birini ortada bırakmak
74
Deyim
hang out to dry
f.
birini yalnız bırakmak
75
Deyim
hang out to dry
f.
birini yarı yolda bırakmak
76
Deyim
hang on to (someone or something) like grim death
f.
(birine/bir şeye) asılmak
77
Deyim
hang on to (someone or something) like grim death
f.
(birinin/bir şeyin) sıkıca elinden tutmak
78
Deyim
hang on to (someone or something) like grim death
f.
(birine/bir şeye) sımsıkı tutunmak
79
Deyim
hang on to (someone or something) like grim death
f.
(birine/bir şeye) sıkıca tutunmak
80
Deyim
hang on to (someone or something) like grim death
f.
(birini/bir şeyi) sıkıca tutmak
81
Deyim
hang out to dry
f.
dımdızlak bırakmak
82
Deyim
hang out to dry
f.
ortada bırakmak
83
Deyim
hang out to dry
f.
yalnız bırakmak
84
Deyim
hang out to dry
f.
yarı yolda bırakmak
85
Deyim
hang on to your seats
expr.
koltuklarınıza sıkı sıkı tutunun/yapışın
86
Deyim
hang on to your hat!
expr.
sıkı dur!
87
Deyim
hang on to your hat!
expr.
sıkı dur!
88
Deyim
give (one) enough rope to hang (oneself)
expr.
bırak kendi kuyusunu kazsın
89
Deyim
give (one) enough rope to hang (oneself)
expr.
sen eline ipi ver o kendini asar
90
Deyim
give someone enough rope to hang themselves
expr.
bırak kendi kuyusunu kazsın
91
Deyim
give someone enough rope to hang themselves
expr.
sen eline ipi ver o kendini asar
92
Deyim
give someone just enough rope to hang themselves
expr.
bırak kendi kuyusunu kazsın
93
Deyim
give someone just enough rope to hang themselves
expr.
sen eline ipi ver o kendini asar
Speaking
94
Konuşma
hang on to something
expr.
bir şeylere tutunun
95
Konuşma
hang on to something
expr.
bir şeylere tutun
96
Konuşma
would you like me to hang your coat?
expr.
ceketinizi asmamı ister misiniz?
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of hang to
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy